12 Mart 2025 10:00
/
Güncelleme: 11:33

Şizofreni ve alzheimer hastası 32 yıllık mahpusun tahliyesi ertelendi

Eskişehir H Tipi Kapalı Cezaevi’nde 32 yıllık hasta mahpus Yılmaz Çerçel’in tahliyesi 3 ay ertelendi. Av. Alişan Şahin, “Tahliye kendisini tanımayan ve görmeyen yetkililerin imzasıyla engellendi” dedi

Şizofreni ve alzheimer hastası 32 yıllık mahpusun tahliyesi ertelendi

Fotoğraf: MA

Ömer Güngör


Ankara – Eskişehir H Tipi Kapalı Cezaevi’ndeki ağır hasta mahpus Yılmaz Çerçel, 17 Mart 1993 tarihinde Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde yaralı iken jandarma tarafından gözaltına alındı. Çerçel yaralı olduğu için Diyarbakır Devlet Hastanesi’nde kaldırıldı. Ameliyata alınan Çerçel, ameliyat sonrası tutuklandı. Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi, “Devletin birliğini ve bütünlüğünü bozmak” iddiasıyla Çerçel’e, “Müebbet hapis cezası” verdi. 

Yıllarca Diyarbakır ve Bartın cezaevlerinde tutulan Çerçel, Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne yatırıldı. Çerçel’e, şizofreni tanısı konuldu. Çerçel, bu tanı nedeniyle 2000 yılında tahliye edildi. 2 yıl aradan sonra Çerçel tekrar tutuklandı.

Tahliyesi 3 ay ertelendi

Çerçel’in tahliye edilmesine bir gün kala yani 9 Ocak’ta Cezaevi İdare ve Gözlem Kurulu toplanarak, Çerçel’in tahliyesini engelledi. Kurul, gerekçesinde Çerçel’in PKK’lilerin kaldığı koğuşlarda kalması ve protesto eylemlerine katılmasını yanı sıra “pişman” olmamasını gerekçe göstererek, tahliyesi 3 ay engellendi.

 Hukuksuzlukta el ele

Çerçel’in avukatları, bu karara karşı Eskişehir İnfaz Hakimliği’ne başvuruda bulundu. Ancak hakimlik de kararı, “Usul ve yasaya uygun” diyerek, bu kararı 17 Şubat’ta onadı. Avukatlar, Eskişehir 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’ne itiraz başvurusunda bulundu. Mahkeme de herhangi bir işlem yapma gereği duymadan 7 Mart’ta itirazı reddetti. Mahkemenin kararı sonrası Çerçel’e dair verilen 3 aylık tahliye engelleme kararı kesinleşti. Çerçel, hastalıklarına rağmen 3 ay daha cezaevinde tutulacak.

“Cezaevi koşullarında kalamaz”

Yılmaz Çerçel’in avukatı Alişan Şahin

Fotoğraf: MA

Çerçel’in durumuna dair değerlendirmelerde bulunan avukatı Alişan Şahin, Yılmaz Çerçel’in cezaevi koşullarında kalacak imkanının bulunmadığını söyledi. Şahin, "Çerçel hem şizofren hem de Alzheimer hastasıdır! İGK kararına çıkarılıp infaz ertelemesi değerlendirilirken, Yılmaz Çerçel’in bu hastalıkları rapor halinde dosyasında bulunuyordu. Buna rağmen Adli Tıp Kurumu’na (ATK) sevk edilmeden ve İGK kararıyla şartlı salıverilmesi ertelenmiştir” dedi.

Tanımadığı mahpus için karar verdi

Çerçel’in hastalıkları nedeniyle unutkanlık yaşadığını belirten Şahin, “Şu anda cezaevinde ne zaman, nasıl ve ne şekilde bulunduğunu bile bilebilecek durumda değildir. İGK tarafından Çerçel’in İnfaz değerlendirilmesinin yapıldığı tarihte Eskişehir Ceza İnfaz Kurumu’na gidip cezaevi ikinci müdürü görüştük. İkinci müdür böyle bir tutuklu veya hükümlüyü tanımadığını söyledi. Fakat verilen olumsuz kararda ise imzası bulunuyor. Bu da şu demek; İGK kararları 13 kişiden oluşuyor olmalı, o tutuklu veya hükümlünün de o kurula bizzat çıkarılması gerekiyor. Yani bu kurulun tamamı teşkil etmeden karar kurul üyeleri arasında elden ele dolaşıp imzalanmıştır. Karar da bu şekilde verilmiş anlamına geliyor. Bunun başka bir açıklama şekli olamaz. Müdür, ‘Böyle bir hükümlüyü görmedim ve tanımıyorum’ cevabını nasıl rahatlıkla verebilir” diyerek, tepki gösterdi.

“İnsanlık suçu işleniyor”

Şahin, “Yaptıkları hukuksuzluk ve pervasızlık düzeyine geçti. Yılmaz'ın gerçekten de durumu vahimdir. Yılmaz'a karşı Eskişehir Ceza İnfaz Kurumu cezaevi yöneticileri insanlık suçu işliyor. İGK hukuksuzluğunun ülke cezaevlerinde özellikle de Kürt, sol ve sosyalist hükümlülere uzun yıllardır uygulanıyor. Bu infaz ertelemeleri gerçek anlamda kanayan bir yaradır. Madem bir hükümlü bu kurullara çıkarılıyor en azından kendi avukatı veya barodan bir temsilci de gözlemci olarak bu kurullarda yer almalıdır. Gerekirse Sesli Görüntülü Kayıt Sistemi (SEGBİS) ile de olsa avukat orada olmalıdır. Gözlemci avukat veya temsilcinin bulunduğu bir sistemin biran önce hayata geçirilmesi gerekir. O zaman bizde sosyal hukuk devleti şeklinde değerlendirebiliriz” diye konuştu. (MA)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Metal tokat

Metal tokat

Renault işçileri, yaşadıkları sorunlar karşısında patronların yanında duran şube yönetimine karşı harekete geçti: Delege sayısının 3 katı aday çıktı, seçimlere katılım rekoru kırıldı, şubenin belirlediği adaylar geride kaldı. 200 bin metal işçisini ilgilendiren MESS grup sözleşmesi öncesi Metal Fırtına’nın amiral gemisi Renault’da yapılan seçimler sendikal bürokrasiye tokat oldu.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
12 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et